İnsanlığın çağlarının efsanesini anlatan yaşlı şair Hesiodos, pişmanlık dolu bir iç çekişle bitirir: "Ah, keşke şimdi gelmiş olan beşinci insan çağına ait olmasaydım. Keşke daha önce ölseydim, ya da dünyaya daha sonra gelseydim! Çünkü bu demir çağıdır. Bu insanlar tamamen bozulmuşlardır. Gece gündüz çalışır ve endişelenirler ve tanrılar onlara gittikçe daha fazla kemiren dertler gönderir. Ama en büyük belalarını
kendilerine getirirler. Baba oğlunu sevmez, oğul da babasını. Misafir ev sahibinden, dost da dosttan nefret eder. Kardeşler bile eskiden olduğu gibi birbirlerine tüm kalpleriyle değer vermezler ve anne babaların ağarmış saçları saygıyı hak etmez. Yaşlılar utanç verici sözleri ve acı darbeleri dinlemek zorundadır.