Kantitatif testlerde tespit edilen küçük duyusal değişikliklere rağmen, hastada önemli bir klinik semptom görülmedi. Başarılı bir eğe çıkarma işleminin belirsizliği ve invaziv bir çıkarma işleminden sonra yeni semptomlar geliştirme riski göz önüne alındığında, sürekli gözlem içeren konservatif bir yaklaşım tercih edildi. Alt çenedeki sağ ikinci azı dişinin içine yeni bir metal dolgu yerleştirilerek, hastanın başlıca şikayeti giderildi. Bir yıl sonra çekilen panoramik radyografi, Şekil 0C'de görülmektedir. Kırık eğe, alt çenenin alt sınırına doğru daha da ilerlemişti; ancak hastada nöropatik veya diğer nörolojik semptomlar görülmemektedir. Gelecekteki tedavi planı, olası gecikmiş komplikasyonları izlemek için yıllık aralıklarla yapılacak klinik ve radyografik değerlendirmelerden oluşmaktadır.